Pages

16 Aralık 2011 Cuma

Başkaldıran İnsan

Edge of a Wheatfield with Poppies
Paris, France: Spring, 1887
"Her şeye karşı güvenlik sağlanabilir; ama ölüm konusunda, yıkılmış bir kalenin insanları gibiyiz".
                                                                                                                   Epikuros
"Bu geniş dünyanın özü ölüme ve yıkılışa adanmıştır".
                                                                                                                   Lukretius 


Albert Camus'nun ölümsüz denemesi; "Başkaldıran İnsan", Türkçe'ye Tahsin Yücel tarafından kazandırılmış, çok büyük bir eser. Ama şunu da söyleyeyim; resmen çevirmenin azizliğine uğramış bu kitap. Tahsin Yücel kesinlikle aydın, kültürlü biri ama Türkçeleştirme uğruna, çevirdiği eserleri berbat ediyor bana göre. Türkçe sevdalısı olmak, yabancı kökenli kelimelerin Türkçe karşılıklarını, yerleşik dile katmak çok önemlidir belki ama günlük hayatta kullandığımız kelimelerin, çoğunun öz Türkçe halini bir kaynakta; hem de felsefi bir kaynakta peşi sıra görmek ve o kitabı anlamaya gayret etmek; kılı kırk yararcasına okumak hayli güç oluyor. 

Gerçekten ilk defa bir kitabı, hem de arzuyla okurken, bu kadar çok bırakma noktasına geldim. Tahsin Yücel çevirilerini okurken insan sözlüğe ihtiyaç duyuyor resmen. Diyalektik - eytişimsel; ahlak-aktöre; kehanet-önbili; hareket-devinim; akıl-us; inkar etmek-yadsımak ve daha niceleri... Kendisi okuyucunun isteklerine boyun eğmektense, anaşılmaması pahasına veya okuyucunu tüm zahmeti göze alması pahasına, çizgisini bozmuyor. Böylece, ben sizin ayağnıza gelmem; siz benim ayağıma gelin diyor bir bakıma.

Bunları bırakıp kitaba dönelim. Başkaldırı felsefesi inceleniyor ve tarihe damgasını vurmuş düzen karşıtı düşünür, yazar ve devrimcilerin  hayata bakış açıları ve felsefeleri irdeleniyor. 

En fazla bahsi geçen inkarcılardan birisi Marquis de Sade olmuş.  Bir diğeri de Dostoyevski'nin "Karamazov Kardeşler" romanının ünlü ateisti "İvan Karamazov". Bunun dışında, Marx ve Engels'in diyalektiği geniş biçimde eleştirilmiş. Roman konusuna da değinilmiş kitapta ve kurgucu yazarların eserleri olan romanların neden ilgi gördüğüne açıklık getirilmiş. Fransız Jacobinlerinin devrim sevdası; Rus Çarlığını yıkan Bolşevik devrimi ve Nietzsche'nin görüşleri de kitapta önemli yer tutuyor. Elbette bu kitapta bundan çok daha fazlası var ama bu bahsettiklerim, genel çerçeveyi oluşturan en önemli maddeler desem yanlış olmaz sanırım.

Her devrimin zorbalık yönetimine dönüşeceğini savunuyor Camus. İnkarın ve her türlü yoksamanın, bireyin sınırlı dünyasından yola çıkarak "dünyanın anlamsızlığı"na başkaldırma dürtüsünün hiçliğe olan karanlık yolculuğunu ele alıyor. Marx ve Engels'in Komünist Manifestosu'nun yetersizliğinin nedenlerini açıklıyor. Emeğe verilecek ücretin belirlenmesinin zorluğunu genel olarak, sürekli değişen teknolojiye bağlıyor. Bu yüzden sosyalizmin "bilimsel" değil "bilimci" olduğunu söylüyor.

"İnsan, ne ise o olmaya yanaşmayan tek varlıktır" diyor Camus. Sanatı irdeliyor bir yandan da. Gerçekte insanın yapamadığı, ilerleyemediği yollardan ilerleyen roman kahramanlarından bahsediyor. Gerçeklikte en az bir yorumlama, en az bir seçicilikten vazgeçemez diyor. Fotoğrafların en iyisi bile gerçeğe ihanet eder, bir seçimden doğar, sınırı olmayana bir sınır verir, diye de ekliyor. Sonra "Kayıp Zamanın İzinde"de parçalanmış, geçmişi toplayan, Proust'nun hüznünden bahsediyor.

Gerçekten de, sonsuz bir hayatı sınırlayıp, geniş bir gökyüzünü avcumuzun içine sığacak kadar küçültüyoruz. Başkaldırıp, inkar ettiğimiz tüm o her şeyin çerçevesini kavrayacak gücümüz bile yok. Kaldı ki, erdemi; ahlakı, etiği nasıl getirelim; nasıl mutlak bir gerçeği insanların huzuruna koyabilelim? Bu saçma, dünyada insanın en doğru şekilde yaşamasının imkanını gösterecek tek bir doğru veya doğrular da yoktur. O halde, nihilizme doğru yol almaktansa; yaşamak için elimizde tek bir amaç kalır; "Başkaldırmak"...

Ayrıca;
http://www.cafrande.org/?p=9729
http://postmodernizm.blogspot.com/2011/11/marquis-de-sade.html

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder